Check-in kavramının hayatımıza asıl girişi uçak biletleri değil Foursquare ile oldu dersek yalan olmaz. Mekanlarda ‘’major’’ ünvanını alabilmek için yaptığımız check-in’leri hatırlamayan var mı? Telefonların henüz kullanıcılarının konum verilerini algılayamadığı yıllarda Foursquare müthiş bir fikir ortaya atmıştı. Tabi ki Facebook zamanla bu fikri de kendi bünyesine kopyalamış olsa da Foursquare hep daha ilerisine gitmenin yollarını aradı.
Uzun yıllar boyunca kullanıcılarının yaptığı check-inler sayesine 105 milyon ayrı noktadan müthiş büyük bir veri depolandı. Bu mekanlara ait 630 milyon görsel uygulama üstüne eklendi.
Foursquare, sosyal ağlar üzerinden konum bildirimi yaygınlaştığı yıllarda ise 2014’te Swarm uygulamasını tanıttı. Böylece elindeki verilerle ile birlikte Foursquare’de rotasını lokasyon dünyasında başka yollara doğru çevirdi. Tahmin edemeyeceğiniz kadar ünlü şirketlerle iş ortaklığı geliştirdi. Microsoft, Twitter, Samsung ve Snap Inc. bunlardan sadece birkaçı.
Foursquare’in kıdemli yöneticilerinden Elliot Danfort 100.000’den fazla uygulama geliştiricisinin Foursquare verilerini tüketicilerinin konumuna dayalı özelliklerine güç katmak için kullandıklarını belirtiyor. Foursquare’in elindeki veriler sadece kullanıcılarının nerede olduklarına da dayalı değil. Kimlerin (hangi yaş-cinsiyet-eğitim…) nerelerde, ne kadar vakit geçirdiği gibi demografik özellikler hakkında ipuçları taşıyan verilerden de oluşuyor. Tüm bunlarda geleneksel yöntemler ile elde edilemeyecek kadar karmaşık ama değerli veriler.
Twitter’ın Trendsmap’i, Samsung’un Galaxy serisi
Kullanıcıların attıkları twitlerde konumlarını etiketlemeleri aslında platforma coğrafi bir boyut kazandırdı. Twitter’in Trendsmap haritası Foursquare verilerinden yararlanılarak oluşturuldu.
Foursquare’in gerçekleştiridiği bir diğer iş ortaklığı ise Samsung’un galaxy serisi için oldu. Galaxy telefonları fotoğrafların yerini etiketlemek ve Samsung’un AI motoru olan Bixby’yi kullanarak kişiselleştirilmiş öneriler sunmak için Foursquare’i kullanıyor. Galaxy’nin Bixby Vision aracına konum bilinci ekleyerek, telefonun kamerasını onlara yönlendirdiğinizde işletmeler ve yer işaretlerini otomatik olarak tanımlayabiliyor.
Foursquare’in elindeki konum verileri markalara müşterilerini hedeflemede, mağazalarına olan ayak trafiğini ölçümlemede ve kampanyalarının mağazalarına olan etkilerini görmelerinde yardımcı olmaktadır. Bu tür sosyal ağları sadece bir application’ın popülaritesini artırmak olarak görmek yaşadığımız teknoloji çağında aslında hiç de mantıklı değildir. Lokasyon verisinin önemi sadece Foursquare’in 2009’dan bu yana geliştirdiği marka değerine bakmak bile diğer firmaların konum verisinin önemini anlaması için bir ipucu niteliğindedir.
[…] kişi şu anda Foursquare’i dünyanın en büyük check-in uygulaması (2014’ten beri Swarm olarak devam ediyor) olarak biliyor. Ancak Foursquare’in asıl […]