Gelecekteki şehirlerde uçan arabaların, dönen binaların ve tabi ki robotların olacağına dair söylentiler var. Aslına bakarsanız önümüzdeki yıllarda şehirlerin teknolojik açıdan gelişeceğini biz de düşünüyoruz. Ancak uçan arabalar ile değil. Doğru lokasyon verileri kullanılarak toplumun ihtiyaçlarına karşı duyarlı ve güvenli şehirler şeklinde. IoT teknolojisinin gelişimi ve akıllı evlerin yükselişi de şehirlerin geleceğinde önemli etkilere sahip olacağının altını çizelim.
Akıllı Şehir Planlaması
Bazı bölgelerde ulaşım ağı rahat ve sakin olurken bazı semtlerde ise daha karışık ve kalabalık olabiliyor. Bu durum kimi zaman saatlere bağlı olarak da değişiyor. Akıllı sistemler sayesinde ulaşımın hangi bölgelerde hangi saatler arasında daha çok sıkıştığını analiz edebilirsiniz. Ve bu yerlerde belirli saat dilimler arasında ulaşım programlarını optimize edebilirsiniz.
Örnekleri daha da çoğaltılabiliriz mesela trafik ışıklarına ve kaldırımlara yerleştirilecek sensörler de şehirlerde ki akışı hızlandıracaktır. Hem ekonomik anlamda hem de zamandan da tasarruf edebilirsiniz.
Şehir planlamasında akıllı sistemlerden faydalanmak sadece ulaşım ağında değil toplumun diğer temel ihtiyaçlarında da yararlı olacaktır.Nüfus olarak daha kalabalık olan bölgelerde yaşanan eksiklikleri demografik ve konum analizleri ile belirleyebilirsiniz. Bu noktalara analizleriniz doğrultusunda yatırımlarınızı arttırarak toplumun, temel ihtiyaçlarına daha kolay ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
Toplumun yaşadığı semtte eksik gördüğü noktaları saptamak için çok gelişmiş analizler yapmak tabi ki en doğru olan seçenektir. Ancak günümüzde her kesimden insanın aktif olarak kullandığı sosyal medya kanalları toplumun sorunlarına kulak vermek için en kısa yoldur. Resmi bir şikayeti dile getirmek için dilekçeler ile uğraşmak yerine bir twit ve ya facebook paylaşımı daha hızlı sonuç vermektedir.
Devlet değil özel sektör de akıllı şehirlere katkı sağlayabilir.
Ulaşım ve alt yapı sorunları dendiğinde akıllara ilk olarak belediyeler ve hükümetler geliyor. Oysa özel sektörde kurumsal olarak gelecekteki şehirlere katkıda bulunabilirler. Çünkü vatandaşın lokasyon verilerine (GPS ve sosyal medya gibi kaynaklar ile) özel sektörler de çok rahat ulaşabilirler. Böylece hem kendi markalarını geliştirebilecekleri gibi hem de toplumun ve bölgenin gelişmesine katkı sağlayabilirler.
Sizlere lokasyon verisinin kullanılabileceği sektörlerin kısıtlamanın bir hata olacağını söylemiştik. Bu yazımızda da konum teknolojisinin şehirlerin geleceğindeki etkisini anlatmak istedik.
Gelecekteki şehirlerde trafiğin olmadığı, uçan arabalar ile gezmek bizim de kulağımıza heyecan verici geliyor. Ancak şimdilik elimizdeki lokasyon teknolojisi ile hayatımızı kolalaştırmanın yollarına bakmak daha mı gerçekçi olur acaba? Ne dersiniz?
Yorum Yap