Zaman geçtikçe insanların ihtiyaçları ve zevkleri de değişiyor. Geçen sene aldığımız bir ürünün modası bu yıl nasıl geçiyorsa, pazarlamada da önceki yıllarda kullanılan taktikler bu zamana ayak uyduramayabiliyor. İçinde bulunduğu döneme adapte olamayan markalar ise bir anda kendilerini güçlü bir rekabetin içinde bulabiliyor. Uber ve taksiciler ya da Getir ve bakkallar arasındaki gibi. Peki markalar bu değişime nasıl ayak uydurabilir? İşte cevabı…
Goldsmiths Üniversitesi ve Adobe’un yaptığı bir araştırmaya göre, pazarlamacıların %75’i tüketicilerin değişen davranışlarına ayak uydurmakta zorlanıyor ve hatta görmezden geliyor. Oysa müşterilerinin davranışlarını analiz eden markalar ise geleneksel yöntemleri tercih edenlere oranla %14 daha iyi sonuç alıyor.
Konuma Verisi Sihrli Bir Anahtar Görevinde
Özellikle Z ve Y kuşağı gibi teknolojinin içine doğmuş ve ihtiyaçlarını dijital gelişmelere göre şekillendiren nesillere ulaşmak markalar için ilk etapta oldukça gizemli gözüküyor. Bu kuşaklar aynı zamanda kendilerini ilgilendirmeyen bir içerik ile karşılaştığında o marka ile olan bağını da anında kesebiliyorlar ki bu da işi biraz daha zora sokuyor gibi gözüküyor. Oysa markalardan kişiselleştirilmiş bir müşteri deneyimi bekleyen yeni nesile ulaşmak aslında o kadar da zor değil.
Tüketicilerin konum verileri, firmaların müşterileri ile arasındaki engelleri aşmasına yardımcı olacak sihirli bir anahtar görevindedir. Doğrudan müşterilerin mobil cihazından depolanabilen konum verileri markalara pazarlama stratejileri açısından önemli ipuçları vermektedir.
Lokasyon verisi sayesinde markalar müşterilerinin nasıl bir kitleden oluştuğunu detaylı olarak analiz de edebilirler. Demografik olarak segmentlere ayırdıkları müşterilerine ulaşmak için kişiselleştirilmiş içerikler oluşturabilirler. Böylece bireysel bir hizmet alan müşteri ile marka arasındaki bağ daha da güçlenecektir.
Lokasyon Verisindeki Potansiyel Keşfedilmeye Devam Edecek
Günümüzde müşterilerin mobil cihazlarından toplanılan konum verilerinin gücünü henüz kabul etmeyen markalar bulunmaktadır. Ancak bu konuda uzman olan birçok ismin ortak görüşü 2018 yılında lokasyon verisinin daha da değerleneceği ve markalar için vazgeçilmez bir veri kaynağı olacağı yönündedir.
Yorum Yap